Sinemtun Ben şimdi 39+3′teyim ama öncesinde düşük yapmıştım. Annemin benim için tesadüfen Bülent Demir’e randevu alması sonucu tanımış oldum kendisini. Düşük sürecinde takibimi o yaptı. Acilde kan uyuşmazlığımı söylememe rağmen kulak asmamışlardı ama o bunu öğrenir öğrenmez direkt yaptırmam gerektiğini söyledi. Hatta biraz kızdı da geç kalacaksın, 72 saat dolacak diye. Bence genel olarak çok güzel ilgilendi, biraz babacan bir tavrı var ve biraz da sert. Ama ben asla rahatsızlık duymadım. Kişinin gururunu kırarcasına bir tavrı yok çünkü. Devletteki perinatolog Süreyya Sarıdaş Demir eşi, o da onun kadın versiyonu bence. İkisinin de işlerinde çok iyi olduklarını düşünüyorum.
Okuyacaklara fikir olsun diye yazıyorum:
Bu hamilelik sürecimde özelde 2 defa Şule Ünsal’a gittim, sonrasında hep Hasan Çetin’e gittim.
Yine sürecin başından beri de devlette Nurcihan Korkmaz Çokyaman, Furkan Paksoy, Kaya Yücesoy, Eda Duru Bardakçı’ya gittim. Her seferinde başka doktor tercih ettim yani. Çünkü doğumu devlette yapacağım Allah’ın izniyle, ebeler doğurtuyor ama olur da iş sezaryene dönerse ya da doktor müdahalesi gerekirse olabildiğince doktor tanıyayım istedim.
Şule Ünsal hakkında şehir efsanesi gibi dolaşan kötü hikayeler duymuştum elle hunharca muayene ediyor vs diye ama bir cesaret gittim. Bütün olumsuz yorumların boşa olduğunu düşündüm. Anaç bir tavrı var ve bu iyi hissettiriyor. Daha önce yolum defalarca kadın doğumdan geçmiş olmasına rağmen miyomumu ve rahmimin ters olduğunu ilk o gördü.
Hasan Çetin, aşırı detaylı bir şekilde muayene edip siz daha sormadan sorularınızı anlayıp yanıtlıyor resmen. İşinde çok iyi olduğunu düşünüyorum.
Nurcihan Korkmaz Çokyaman, sert dursa da aslında sevecen biri bence. Sabırla yaklaşıyor insana. Ondan da memnun kaldım.
Furkan Paksoy, çok kitabi ifadelerle konuşuyor, sanırım henüz genç olduğundan. Ama bu benim telaşlanmama sebep olsa da ters hiçbir şey olmadı.
Kaya Yücesoy, kendisinin çok şey bildiği muhakkak ama karşısındakine pek aktarma yanlısı değil sanki, anlatsa da sanki karşısındaki de bunları biliyormuşçasına anlatıyor.
Eda Duru Bardakçı, fazla detaycı, ilgili, atladığı bir şey kalmasın istiyor bence.
Kısacası rahatsız olduğum, bir daha asla gitmem dediğim doktor olmadı çok şükür. Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı sonuçta.